Kayıtlar

Mayıs, 2011 tarihine ait yayınlar gösteriliyor

DAĞLARA ÇIKMANIN TAM ZAMANIDIR....

Resim
Zulme çatıp zalimle dövüştüğüm Dertlenip te telaşına düştüğüm Bağrımı yarıp ta kabir eştiğim Dağlara çıkmanın tam zamanıdır Ululardan bir kutlu ferman ola Ferman ola derdime derman ola Vur yiğidim vur ki vatan var ola Kuşlar ölmüş karanfiller kurumuş Sevdiğimin gözünü yaş bürümüş Yiğitlerim pus aklanıp yürümüş Dağlara çıkmanın tam zamanıdır Hünkarımdan bir kutlu ferman ola Ferman ola derdime derman ola Vur yiğidim vur ki vatan var ola Ağlayıp ta dizlerimi dövdüğüm Yana yana etrafında döndüğüm Ben gidiyorum ver elini sevdiğim Dağlara çıkmanın tam zamanıdır Aslan beyden bir kutlu ferman gele Ferman gele derdime derman gele Vur yiğidim vatan kalmasın ele.  

40.Evlilik Yıldönümü

Kırkıncı evlilik yıldönümleriydi... Güzel bir akşam yemeği ve ardından güzel ve romantik bir film ve gece olmuştu. Beraber yine aynı yastığa başlarını koyarak uyudular... **Gece sabaha karşı uyanan kadın eşini yanında göremedi. Mutfaktan hafif bir ışık geldiğini fark etti. Eşi mutfakta masada oturuyor; yanı başında içinde çok az kalmış bir şişe viski, bir elinde bardak, diğerinde sönmek üzere bir sigara, gözleri küllüğün içindeki küllere ve izmaritlere dalmış derin derin düşünüyor. Hayırdır tatlım uykun mu kaçtı? Bu saatte ne yapıyorsun burada?' **Adam irkilerek kendine geldi ve eşine baktı, sonra yine dalgın dalgın konuşmaya başladı; **'Hatırlıyor musun kırk yıl önceydi. Annenlerin evde olmadığı bir gece beni eve almıştın. Üzerinde çiçek motifli kırmızı bir elbise vardı, çok hoş bir parfüm sürmüştün. O gece çok eğlenmiştik...' **Aradan onca uzun zaman geçmesine rağmen eşinin o geceyi en ince detaylarına kadar hatırlaması karşısında kadın çok mutlu olmuş yüzünde tatlı bir ...
PAPAZI DÖVDÜRTMEYECEKTİK Üç arkadaş bir yaz günü yaya olarak yolculuk yapmak zorunda kalıyorlar. Biri Türk, biri Kürt, diğeri de Ermeni. Ama Ermeni olan aynı zamanda papaz. Sıcak, bir süre sonra yolda susuyorlar. Etrafta su yok. Bağların olgun zamanı. "İki salkım üzüm yiyelim de ağzımız ıslansın," diye Bir bağa giriyorlar. Bağın sahibi bir Türk ama onu görememişler. "Kaç paraysa veririz," diyerek yemeye başlamışlar. Bu sırada bağın sahibi gelmiş. Bakmış üç kişi üzümünü yiyorlar. Fena bozulmuş ama üç kişiyle de başa çıkamayacağını düşünmüş. Birine bakmış, kıyafetinden Ermeni ve papaz olduğu belli. Diğerine bakmış, konuşmasından Kürt olduğunu anlamış. Üçüncüsü de Türk. Dönmüş Ermeni'ye, "Bak bu adam Türk, yesin malımı. Benim kanımdandır. Helali hoş olsun. Bu da Kürt'tür ama din kardeşimdir. Sen niye yiyorsun benim üzümü mü?" demiş. Bu laf, üzerlerine sorumluluk yüklenmeyen Türk ve Kürt'ün hoşuna gitmiş. Adam, papazı bir güzel dövmüş. Kıpırda...
Ey Türk Gençliği! Ey Türk Gençliği uyan vazifen nedir senin, Hak istiklalin düşmüş tehlikeye nerdesin, Bu gaflet nedir senin artık uyanmaz mısın, En değerli hazinen satılıyor nerdesin. Vatanında mahrum edecek bedhahlar çıkmış, İstiklâlle Cumhuriyet tehlikeye düşmüş, Bütün fabrikaların dış güçlere satılmış, Artık neyi bekliyorsun Türk oğlu nerdesin. Ey Türk istikbalinin evlâdı uyan artık, Muhtaç olduğun kudret al kanında mevcuttur, Allah adıyla haykır zalime yeter artık, İstersen şehit şüheda kalksın sen nerdesin. Sızlamasın atalarımızın kemikleri, Ol bir Alp Arslan kılıcın kessin hainleri, Sakın tereddütte düşme kes bu zalimleri, Artık ağlamasın mazlum milletim nerdesin. Genç Türk yürekten haykırır ey Türk duy sesimi, Kükre artık yer gök dinlesin Türkün sesini, Alsın bu dünyanın yedi nesli dersini, Ey Türk Gençliği uyan artık uyan nerdesin.                     ...

Güne Dair..

               Sevgili dostlar,                Bu gün aslında farklı bir şeyler yazmayı düşünüyordum. Lakin, bir kaç zamandır, televizyonlar sürekli ÖSYM ve sınavlarla meşgül (kasetlerle ilgili meşguliyete de değineceğim, kasetlerin son bulmasını beklemekteyim) ... Kafama takılan şeyler oldu. Nereye gidiyoruz, ne yapılıyor, gençlik nereye doğru gitmesi için zorlanıyor.                İşte bunları düşünür iken, Atatürk'ün "Gençliğe Hitabesi"ni ve arkasından da, Muzaffer ÖNLER'in "Ey Türk Gençliği" şiirini sizlerle paylaşmanın daha güzel olacağını düşünmüş bulunmaktayım.                Hepinizi saygı ve sevgiyle selamlıyorum.              ...
Resim
GENÇLİĞE HİTABE Ey Türk gençliği! Birinci vazifen, Türk istiklâlini, Türk Cumhuriyeti'ni, ilelebet muhafaza ve müdafaa etmektir. Mevcudiyetinin ve istikbalinin yegâne temeli budur. Bu temel, senin en kıymetli hazinendir. İstikbalde dahi, seni bu hazineden mahrum etmek isteyecek dahilî ve harici bedhahların olacaktır. Bir gün, istiklâl ve Cumhuriyet'i müdafaa mecburiyetine düşersen, vazifeye atılmak için, içinde bulunacağın vaziyetin imkân ve şerâitini düşünmeyeceksin! Bu imkân ve şerâit, çok namüsait bir mahiyette tezahür edebilir. İstiklâl ve Cumhuriyetine kastedecek düşmanlar, bütün dünyada emsali görülmemiş bir galibiyetin mümessili olabilirler. Cebren ve hile ile aziz vatanın bütün kaleleri zaptedilmiş, bütün tersanelerine girilmiş, bütün orduları dağıtılmış ve memleketin her köşesi bilfiil işgal edilmiş olabilir. Bütün bu şerâitten daha elîm ve daha vahim olmak üzere, memleketin dâhilinde, iktidara sahip olanlar gaflet ve dalâlet ve hattâ hıyanet içinde bulunabilirler...

Tanık Dediğin...

Allah insanoğlunu yalancı, düzenbaz, riyakar, ahlaksız, iffetsiz, namussuz,kişiliksiz, onursuz,gurursuz, şerefsiz v.s. tanıklardan korusun.... Aminnnn.. Bir davada tanıklık etmesi için kürsüye yaşlı bir teyzeyi çağırırlar, Kadın yerine oturur ve davalının avukatı kadına yaklaşır. - Bayan Jones.. Beni tanıyor musunuz? Yaşlı teyze cevap verir... - Ah evet Bay Williams sizi çocukluğunuzdan beri tanıyorum. Siz taaa o zamanlar bile aileniz için tam bir baş belasıydınız. Sürekli yalan söylüyorsunuz, karınızı komşunuzla aldatıyorsunuz, en yakınım dediğiniz insanların arkasından konuşuyorsunuz, 2 dolar fazla kazanmak için herkesi satarsınız.... Davalının avukatı başta olmak üzere bütün salon şok olur. Adam ne yapacağını bilemez bir halde kadına tekrar sorar... - Peki Bayan Williams, ya karşı tarafın avukatını tanıyor musunuz? -Elbette tanıyorum. Çocukluğumda ona dadılık yapmıştım. Tembel, ödlek ve alkolik adamın tekidir. Etrafında bir tek dostu yoktur ve herkes onun hala geceleri altına...

Çığlık Atmaktan Vazgeçmeyin...

ÇIĞLIK Yolcular uçağın yanında otobüsten inmişler. Bavullarını gösteriyorlar. Bir bakmışlar uçak şirketinin minibüsü yanlarında durmuş. İçinden kaptan pilotla, yardımcı pilot inmişler. Yolcular fena halde şaşırmışlar. Nasıl şaşırmasınlar. Kaptan pilotun elinde bir beyaz baston. Kolunda üç noktalı bant. Yardımcı pilotun elinde bir köpek tasması. Tasmanın ucunda bir köpek. Sağa sola çarparak öylece ilerliyorlar uçağa. Günlerden 1 Nisan değil ama 'Şaka herhalde' demiş yolcular, doluşmuşlar uçağa. Uçak pistte hızla ilerlemeye başlamış. Yolcuların gözleri camda. Uçak hızlanmış. Yolcular endişelenmeye başlamışlar. Uçak daha hızlanmış. Pistin sonu hızla yaklaşmaya başlamış. Uçak iyice hızlanmış. Bazı yolcular paniklemiş, dua etmeye başlamışlar. Uçak son hıza ulaşmış. Bu arada pistin sonuna da ulaşmış. 100 metre sonra betonun bitip cimlerin başladığını gören yolcular dehşet içinde çığlığı basmışlar. Tam o anda da kaptan pilot levyeyi sonuna kadar çekmiş. Uçak t...

Yaşanmışlara dair....

Susuyorum ya ben şimdi sen zafer kazandım sanma, edeptendir bu suskunluk.. Gidiyorum şimdi sessizce üzülüp kahrolduğumu sanma, verdiğim değeri hak etmediğini gördüğümdendir. Tek kelime etmeden arkamı dönüp gidiyorum, hiç bir şey söylemeyecek misin diye sorma! Biz de Kendini bilmez insanlara söylenecek tek söz vardır, '''HAKETTİĞİN GiBi YAŞA''....!!!! http://fikir-adami.blogspot.com/             
Resim
TÜRKLER NEDEN BOZKURT’U SEMBOL OLARAK SEÇTİ?           Cenabı Allah bütün varlıkları yaratırken farklı özeliklerle yaratmıştır. Ruslar ayıyı, İngilizler aslanı, Amerikalılar kartalı, İspanyollar boğayı milli sembol saymışlar. Biz? Neden başka bir hayvan değil de Gök yeleli Bozkurt’u sembol edindik? Bozkurt’un özelliklerini temel olarak şu şekilde sıralamak mümkündür: 1 - Bozkurtlar atasına bağlıdır; Bozkurt sürüsünden ayrılan bir erkek bozkurt karşılaştığı bir kara kurt sürüsüne girer. Girdiği sürünün liderliğini alır; 2 - Bozkurt özgürlüğüne düşkündür. Dünyada evcilleştirilememiş tek hayvan olma unvanı Orta Asya bozkurtlarındadır. Hayvan yakalandığında tüm hayvanların aksine gırtlak kısmında bulunan öd denen keseyi parçalar ve intihar eder. Bozkurt esareti kabul etmeyen bir varlıktır. Bozkurt’un boynuna tasma takıp bir kafese koyamazsınız. Bozkurt ölümü kabul eder kendisini parçalar ve intihar eder. 3 - Bir bozkurt sadece yiyeceği kadarı...

Alışın artık..

Resim
Yeni İnternet Yasası           Son günlerde herkesin endişeyle takip ettiği 22 Ağustos tarihinde internete gelecek filtre konusunda BTK resmi açıklamasını yaptı.           İşte yeni internet dönemi          Şubat ayında yürürlüğe giren Güvenli İnternet Kanunu 'yla birlikte BTK kullanıcılara sunduğu filtre seçeneklerini artırmak zorunda kalacak . 22 Ağustos 2011 tarihiden itibaren uygulanmaya başlayacak olan bu yeni karar kullanıcıların aklına 'internet sansürleniyor mu?' sorusunu getirdi. Aile Paketi , Standart Paket , Çocuk Paketi ve Yurtiçi Paketi gibi filtreleme seçenekleriyle birlikte hayatımızda nelerin değişeceğini BTK Başkanı Tayfun Acarer bugün düzenlediği basın toplantısında açıkladı.                              22 Ağustos 2011 itibar...

Yönetilenler...

Yeryüzündeki herkes ölür ve Tanrı'nın huzuruna çıkarlar... Tanrı der ki: 'Erkekler iki sıra olsun, bir sırada karıları tarafından yönetilen erkekler, diğer sırada karılarını yöneten erkekler... Ayrıca, bütün kadınları cennete aldım, onlar meleklerle birlikte gidecekler şimdi....' Böylece kadınlar gittikten sonra, Tanrı erkeklerin karşısına geçer. Bir bakar ki karıları tarafından yönetilen erkeklerin sırası 100 km. uzun. Ama karılarını yöneten erkeklerin sırasında sadece bir adam duruyor. Tanrı diğer sıradakilere çok kızar: Kendinizden utanın! Sizi bu dünyada güç ve idarenin temsilcisi olarak yarattım ve şuraya bakın, hepiniz güçsüz karaktersiz olmuşsunuz... Bakın bir tek erkek kulum şu yan sırada tek başına gururla dikiliyor... Ondan ders alın!.. Oğlum, sen anlat bunlara, sen ne yaptın da 'karılarını yöneten erkekler' sırasında bir tek sen oldun? - Bilmem... Karım bana burada durmamı söyledi...

Anlayana....

Atatürk'ten Muhteşem bir ders... İnönü bir yasa çıkarmaya hazırlanıyor. Atatürk'ün huzuruna çıkıyor, saat 18.00 sularında Florya Köşkü'nde: - Hayırdır İsmet... Habersiz geldin. - Paşam, azınlıklar meselesi... Konuyu Meclis'e getireceğiz.. . Ne diyorsunuz? - İsmet bugün geç oldu... Yarın sabah erkenden gel, konuşalım. İnönü çıkınca Atatürk "bütün görevlileri" toplamış: - Sadece laleler kalsın... Bahçedeki diğer bütün çiçekleri sökün, atın... Derhal... İsmet Paşa sabah gelmiş, bahçenin "halini" görmüş ve "görevlilere" sormuş: - Ne oldu böyle? - Gazi Paşa Hazretleri emrettiler, söktük. Başbakan İnönü, Cumhurbaşkanı Atatürk'ün odasına girmiş: - Paşam, bahçenin durumu nedir? - Azınlıkları söküp attım İsmet. İnönü "anladım"! dercesine başını öne eğmiş: Atatürk: - İsmet, ben "Ne Mutlu Türküm Diyene" sözünü boş yere söylemedim.... Kendini Türk hisseden herkes bu vatanın öz evladı... Ben hayatta oldu...

REFLEKS KIRILMASI‏*

          Sevgili dostlar bugün yeni bir yazı dizisi ile karşınızdayım. Aslında yazı disi de sayılmaz. Bir dostum maille bana gönderdiği,   Prof. Kerem DOKSAT'ın mükemmel bir analizi. Heyecanla okuyacağınızı düşünüyorum.            Dostum Dr.Yavuz İSKENDER'e teşekür ederim. PROF. DR. KEREM DOKSAT PSİKİYATRİST BİLİRSİNİZ, ÜNLÜ RUS FİZYOLOG PAVLOV, KÖPEKLERİNE ET VERİRKEN ZİL ÇALINCA VE BUNU ÇOK KEZ EKRARLAYINCA, ZİL SESİNİ İŞİTTİĞİNDE ET GÖRMEDEN DE HAYVANIN SALYASI AKMAYA BAŞLAR. BU, "ŞARTLI REFLEKS"TİR. HAYVANIN "TABİATINDA OLMAYAN" BIR UYARAN (ZİL SESİ), ONU "TABİATINDA OLAN" ETİ GÖRMÜŞ GİBİ HEYECANLANDIRMAKTAD IR. EĞER SÜREKLİ OLARAK ZİL ÇALAR AMA HİÇ ET GÖSTERMEZSENİZ, BİR SÜRE SONRA ŞARTLI REFLEKS SÖNER. DEVAMIN SAĞLANMASI İÇİN ARADA BİR ET GÖSTERİLEREK REFLEKS PEKİŞTİRİLMELİDİR. HİÇBİRİMİZ DÜNYAYA TÜRK, MEKSİKALI, SÜNNİ VEYA KATOLİK OLARAK GELMEYİZ. BUNLAR BİZE ÖĞ...

Güne Dair..

Resim
Günün nasıl geçtiğinin ne önemi var..... Eve her zaman başın dik olarak dön : )))))