Kayıtlar

Nisan, 2015 tarihine ait yayınlar gösteriliyor

Tek Ayakkabı...

 Ayakkabıcı, yeni getirdiği malları vitrine yerleştirirken, sokaktaki bir çocuk onu izlemekteydi. Okullar kapanmak üzere olduğundan, spor ayak kabılara rağbet fazlaydı. Gerçi mallar lüks sayılmazdı ama, küçük bir dükkan için yeterliydi. Onların en güzelini ön tarafa koyunca, çocuk vitrine doğru biraz daha yaklaştı. Fakat bir koltuk değneği kullanmaktaydı. Hem de güçlükle. Adam ona bir kez daha göz attı. Üstündeki pantolonun sol kısmı, dizinin alt kısmından sonra boştu. Bu yüzden de sağa sola uçuşuyordu. Çocuğun baktığı ayakkabılar, sanki onu kendinden geçirmişti. Bir müddet öyle durdu. Daldığı hülyadan çıkıp yola koyulduğunda, adam dükkandan dışarı fırlayıp: - Küçükk!. diye seslendi. Ayakkabı almayı düşündün mü? Bu seneki modeller bir harika!. Çocuk, ona dönerek: - Gerçekten çok güzeller!. diye tebessüm etti. Ama benim bir bacağım doğuştan eksik. - Bence önemli değil!. diye, atıldı adam. Bu dünyada her şeyiyle tam insan yok ki!. Kiminin eli eksik, kiminin de bacağı. Kiminin de ...

Konuşuyoruz Ama Nece Konuşuyoruz…!

Son zamanlarda öyle şeyler yaşıyoruz ki, bazen yaşadıklarımıza, akıl erdirmekte zorlanır olduk.   Cumhuriyetin kurulduğundan buyana sanırım, bugün duyduklarımızı ya da yaşadıklarımızı hiç duymadık veya yaşamadık. Ben ki, bu yaşıma geldim (yaş 55 yolun yarısı) bugün olanları ne yaşadım ne de gördüm. Her geçen gün, bir önceki günümüzü arar olduk. Hep “konuşuyoruz ama nece konuşuyoruz” bilmiyoruz. Devletin en tepedekinden tutunda, tabandakine kadar herkes konuşuyor/konuşuyoruz. Konuşuyoruz lakin anlamıyoruz. Bugün konuştuğumuzu, yarın dün hiç konuşmamışız gibi konuşuyoruz. Dün, “iktidar Türkiye’nin içini boşalttı” diyen kişi, bugün ekonomi baş danışmanı, …..! parti “yolsuzluk batağına saplanmıştır” diyebilen kişi, bugün o partinin genel başkan yardımcısı, “Harun olmaya geldiler, Karun olarak çıktılar” dedi ama bugün bakıyoruz ki, kendileri Başbakan Yardımcısı.! Kısacası, sadece konuşuyoruz. Dün hiç konuşmamış gibi konuşuyoruz. Dün konuşulanları da, hiç konuşulmamış gibi unutuyo...