Bir şey yap. Güzel olsun. Çok mu zor? O vakit güzel bir şey söyle. Dilin mi dönmüyor? Güzel bir şey gör. Veya güzel bir şey yaz. Beceremez misin? Öyleyse güzel bir şeye başla. Ama hep güzel olsun. Çünkü "her insan ölecek yaşta." geç kalmayasın…..
34 Yıl Sonra İlk Kez... 09.08.2013
Bağlantıyı al
Facebook
X
Pinterest
E-posta
Diğer Uygulamalar
Fatsa Ticaret Meslek Lisesi İlk Mezunları..
Ortaokul ve lise..
Tam 4 yıl aynı sırayı paylaştığım can dostum ve teyze oğlu.
Bu toplu resimde iki kişi ülkücü. çoğu içerde yatmış sol görüşlü arkadaşlar. Şimdi resme baktıkça diyorum ki; biz gerçekten vatanını seven yürekli insanlarmışız.
Hanım bana bir karpuz getirir misin ? Evvel Zaman içinde Memleketin Birinde 90 yaşlarında fakat çok dinç ve genç görünümlü bir adam yaşarmış? Çevresinde bulunan herkes ona çok özenir ve sorarlarmış ' Bu gençliğin sırrı nedir' diye. İhtiyar delikanlı güler geçermiş her soruldukça bu soruya.. Ama sorular sık, soranlar çoğalınca cevap vermek vacip olmuş sanki. Düşünmüş nasıl anlatırım bu sırrımı kolayca herkese. Sonra karar vermiş tüm meraklıları yemeğe davet etmeye evine. "Bu davette size sırrımı açıklayacağım” demiş. Herkes merakla davete gelmiş. Yemekler yenilmiş, içilmiş, sohbetler edilmiş vakit iyice gecikmiş. Ama gençlik sırrı ile ilgili tek kelam edilmemiş. Herkes konu ne zaman açılacak diye merek ederken Adamcağız huri gibi sevimli hanımına seslenmiş: "Hatun, şu kilerden bir karpuz getirir misin bize sana zahmet!.." Hanım hemen doğrulmuş kilere giderek kaş ile göz arasında gidip bir karpuz getirmiş. Adamcağız şöyle eliyle bir vurmuş tık tık diye sonra da: ...
Bolu’da bir ilçeye bir kaymakam atanmış. Kaymakam yanına başçavuşu alıp, köylülerle tanışmak üzere köy, köy dolaşmaya başlamış, bakmışlar ki yolda bir adam kucağında bir eşek yavrusuyla gidiyor... kaymakam baş çavuşa demiş ki.. "ben bu köylüye biraz sataşayım" başçavuş kaymakamı uyarmış. "aman efendim, bunlar lafta altta kalmazlar. Dikkat edin" "kaymakam bir şey olmaz. Ben yıllarca mektep okudum. Kültürlüyüm. Cahil bir köylü mü beni lafta yenecek demiş." arabayı durdurup köylüye yanaşmışlar kaymakam selam verip sormuş ""nereye böyle kucağında yavrunuzla" köylü bir kaymakama bakmış, birde başçavuşa "mektebe demiş. Mektebe yazdırmaya gidiyorum..."çok okursa kaymakam, az okursa başçavuş olsun diye".
Bir adam çölde at üzerinde yoluna devam ediyordu. Böyle giderken az ilerde bir ateş alevi ortasında bir yılan gördü. Yılan ne kadar çabalasa da ateşin ortasından kurtulmayı başaramıyordu. Adam düşündü. Yılan benim düşmanım olsa da ben yine de onu kurtaracağım. Atından indi. Uzun bir çubuk aldı. Çubuğun ucuna bir torba bağladı. Ateşin ortasına uzattı. Yılan kıvrılarak torbanın içine girdi. Adam da torbayı ateşin ortasından çıkardı. Böylece yılanı kurtarmış oldu. Yılan torbanın içinden çıkar çıkmaz adama dedi ki: Seni sokacağım. Adam dedi ki: Ama nasıl olur, ben seni ateşin ortasından kurtardım. Yılan dedi ki: Evet ama iyiliğin karşılığı kötülüktür. Bu yüzden ben seni sokacağım. Adam yılana yalvardı. Dur yapma, iyiliğin karşılığının kötülük olup olmadığını çevremizdeki birisine soralım. Eğer o da senin fikrindeyse o zaman beni sokabilirsin. Yılan kabul etti. Etraflarına baktılar. Bir İnek gördüler. Bu ineğe soralım dediler. İneğin yanına gittiler. Ey inek dediler. Söyle baka...
Bu toplu resimde iki kişi ülkücü. çoğu içerde yatmış sol görüşlü arkadaşlar. Şimdi resme baktıkça diyorum ki; biz gerçekten vatanını seven yürekli insanlarmışız.
YanıtlaSil