Olur mu Olur..!..
2010 Ağustos ayında “Sayın Başkanım, Murat Hocamın
istediği dilekçeyi geçen hafta cuma günü verdim belki bilginiz vardır”
ile başlayan ve devamında kurulan kumpas ile geçirdiğim teftiş sonucu
görevimden alınmama ve bu kumpası kuranların baş mimarı büyük profesörün bu gün
fetöcü olması ve memuriyetten ihraç edilmesi bana yapılan kumpası ortaya koymaz
mı?
Baş kumpasçı profesörün hakkımda iftira dilekçesi
verdirdiği zavallıya, sen git iznini kullan sen dönene kadar ben Zeki’yi
göndermiş olurum demesi ve bütün bunların, teknik şartnamesinin tek firma ve
tek markayı işaret etmesinden dolayı iki yıl boyunca yapmadığım ve 4 kez işlemden
kaldırdığım, 72 adet kolposkopi alım ihalesi ile bağlantılı olması ve bundan
dolayı kumpas sonucu görevimden alınmam şimdi bana bir özür gerektirmez mi?
Benimle birlikte bu ihalenin yapılmaması, eğer
yapılırsa kamu zararı olur dediği için gönderilen başkan yardımcısından da bir
özür dilense hoş olmaz mı?
Aynı soruşturmada, yalan yanlış ifade ile hakkımda
asılsız (duydum, söylediler, etmiş..vs.) ithamlarda bulunan çocuğun, Profesörün
rektörlüğü döneminde aldığı doçentlik unvanını nasıl aldığı sorulsa kötü mü
olur.!.
Ben alındıktan sonra ihalenin normal rakamların 2-3
katı fiyat la (daha önce 12.250,00 TL ye alınan cihazı 29.980,00 TL ye
almaları) yapılması ve harcama yetkilisi kumpasçı profesörün bütün sorumluluğu
üstlenmiş olması (deruhteyi mesuliyet belgesini imzalaması) bu ihale dosyasının
yeniden incelenmesini gerektirmez mi?
Sadece benim aleyhime ifade vermediler diye gönderilen
arkadaşlardan da, bir özür dilense güzel olmaz mı? Hatta iadeyi itibar yapılsa
iyi olmaz mı?
Şimdi
bir yetkili arayıp, kandırıldık özür dileriz deseler hoş olmaz mı?
(çok mu şey
istedim, hayal mi görüyorum)
Yorumlar
Yorum Gönder